Geçen gün seçimler hakkında gazeteleri okurken gördüm ki Hulki Cevizoğlu da bağımsız milletvekili adayıymış ve ne mutlu ki milletvekili seçilememiş. Neden buna sevindiğimi açıklıyayim. Şu yandaki videodan anlaşılacağı üzere, kendisi fikirler aleminde epey bir uzaklara göçmüş gitmiş.
Geçmişte türkler ve müslümanlar tarafından duvarlara, kapılara ve genel olarak yüzeylere yapılan soyut şekilli süslemelerin, bugünün bilimsel metotlari sayesinde görebildigimiz bir kristaldeki atomların dizilişine tıpatıp benzediğini duyuyoruz. Bunu video'daki ziyeretçi, sözüm ona akademisyen elemanın, elinde tuttuğu kitaptan öğreniyoruz. 97 senesinde yapilmiş bir çalişmayı "çok yeni" olarak nitelendiren bu akademisyen eleman başka bir işe yaramıyor bu video boyunca. Ve sonra ne oluyor?
Sonra, milletvekilliği koltuğunu ikinci defa kaçırmış olan bizim Ceviz Kabuğu konuyu zaten en başından beri asıl konuşmak istediği noktaya getiriyor. Kristaller şunlar bunlar zavazingo, asıl konu şimdi başlıyor. Nedir asıl konu? Asıl konu dibi görünmeyen derin bir ulusalcılık propagandası ve anahtar kelimeler tek tek sıralanmaya basliyor: Mustafa Kemal, Türkçülük, Milliyetçilik, Ulusalcılık, Türk ırkı, Kurtuluş Savaşı ve diger bildigimiz geyikler.
Televizyonlara düzenli olarak çıkacak kadar güç sahibi olan ve istedikleri gibi içi boş propaganda yapabilen bu kişiler için artık kendilerini bir gözden geçirme vakti geldi. Sahip oldukları intellektüel ve ideolojik kapital tükenmiş bitmiş gibi görünüyor. Insanlar artık sizleri duymak ve görmek istemiyor anlaşılan, en azından seçim sonuçları böyle gösteriyor. Kendi kendinizi bu ırkçı ve fanatik soylemleriniz ile feci sekilde marjinallestirdiğinizin farkında değil misiniz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder