Türk Solu (mu?)

Yahu inanilmaz, bu iki logonun renkleri birbirlerine bu kadar benzer yani. 
Pixel degerine kadar ayni gercekten. Acaba kopya mi cekmisler niye dusunemeden
edemedim.


Son bir kaç zamandır duyuyordum, birileri gene bizim ulkeye ozel bazi icatlar pesindeler. Nedir bu icat? Turk Solu! Adina Turk Solu koyduklari bir politik olusum? Yani en azindan kendilerini oyle goruyorlar su anda.

Internet sayfalarina girince, bastan asagiya kokten bir irkcilik, kan ve sehit edebiyatiyla birlesip igrenc bir kan kokulu bulamac halini aliyor. Bunlar belki vampir olabilirler mi diye dusunmedim degil acikcasi.

Kurt dusmanligi hat safhada. Isleri gucleri kurt'ler hakkinda abuk subuk makaleler yazmak. Su makalelerin abuksubukluguna bir bakin allah askina:

Kurt istilasinin 80 yili
Kurtler Kurtulus Savasina Katildi mi?;
Kurt sorunu yok, Kurt istilasi var
Kurt varsa, sorun var.

Bu yazilanlardaki icerik dupe duz insanlari kin ve nefretle birbirlerine dusurmekten baska birsey degildir, dolayisiyla Turkiye'de bu bir suctur. Ama tabi hic bir zaman kullanildigini gormedigimiz bir kanun metni olarak bir yerlerde durdugu icin, kimsenin kilini kipirdatacagini sanmiyorum.

http://www.turksolu.org/sehit/4.htm adli linkte yazanlara bir bakalim:

Bugün PKK terrü [imla hatasi yapmis eleman, turkceyi duzgun yazamiyor] ile mücadelede en önemli nokta budur. PKK, Kürtleşmeden güç almaktadır. Türkler Türklüğünü korursa PKK zayıf düşecektir. Bu ise askeri değil toplumsal bir çözümü gerektirir [cok bariscisiniz yani]. Türk, kendi sorununu kendisi çözecektir.
Bunun için ilk başta yapılması gerekenlerse şunlardır.
1- Her Türk, alışverişini mutlaka Türkten yapmalıdır. [hahahahaha ilk basta yapilmasi gereken alisverisi dogru yerden yapmak]  Kürde aktarılan para PKK’ya maddi destek demektir. Türk, bu maddi desteği kesmezse, hem Türklerin mali gücü olmayacaktır, hem de Kürdün altında ezilecektir 
2- Her Türk, Türkçe konuşmalıdır. Bunu da İstanbul şivesi ile konuşmalıdır [ waybeea, hemde istanbul sivesiyle konusacagiz, turkce konusmak yetmiyor yani. Turkmenistan'daki elemanlarda istanbul sivesiyle konussunlar o zaman]. Dil varsa millet vardır. Ancak şehri [hangi sehri?]istila eden Kürtler kendi dillerini hakim kılmaktadır [evet karadenizde, ic anadoluda yerel siveleriyle konusan insanlar, bunu kurtlerden sebep yapiyorlar]. Bunlarla temas içinde Türkler de şivelerini bozmakta, Türkçe konuşsa bile adeta Kürt şivesiyle Türkçe konuşmaktadır.
TV’lerdeki Kürt dizilerinin, Kürt müziğinin, her adım başı Kürtçe müzik çalan barların, kasetçilerin, minibüslerin ortasına düşen Türk ister istemez lisanını yitirmektedir [neymis bu kurtler ya, butun ulkenin trendlerini onlar belirliyormus da haberimiz yokmus, butun kinlerin ozu korkudur demis bir buyuk].
Buna direnmek için
Türk, Kürt dizisi izlemez.
Kürtçe müzik dinlemez.
Kürtçe müzik çalan barlara gitmez.
Kürtçe konuşulan minibüse binmez.
Kürtçe kaset satan dükkandan alışveriş yapmaz.

3- Türk, ancak modern şehir hayatında kendini ifade edebilir [evet turkler cok moderndir, hep soylerim]. Türk medeniyeti [biz gocebe degilmiydik orta asya collerinde?], köyden gelen etkilere kapatılmalıdır. Köy, her halükarda Kürtçülüğün yaşam alanıdır [bu yaziyi kim yazmissa, onu ic anadoluya surgene yollamak lazim].
Yıllarca İstanbul’da Sivaslı, Erzincanlı, Malatyalı, Tokatlı Alevi kitlenin yarattığı köy ortamı, Kürtçülüğü güçlendirmiştir. Türk’ü saza mahkum eden köylü kafası, bugün şehirleri Kürt kültürüne teslim etmiştir.

4- Türkler, yemeklerine sahip çıkmalıdır. Türk’ün damak tadı, Kürt yemekleri ile yer değiştirmektedir. Türk’ü kebaba, lahmacuna mahkum eden anlayışla mücadele edilmelidir. Yemek, kültür savaşının bir parçasıdır. Mc Donaldslar ne kadar tehlikeli ise Kürt mutfağı da o kadar tehlikelidir.
Başka kültürlerin yemeklerini yiyen kültürler asimile olur. O nedenle Türk, Türk mutfağına sahip çıkmalı, başka şeyler yememelidir.

5- Her şeyden önce Türk üremelidir. Artan her bir Türk bebesi, bizi Ergenokan’dan [pardon? tutamadi kendini gene arkadas ve kan kustu :), oglum "ergenekon", "ergenokan" degil. heryerde kan yok] çıkartacak bir kurtarıcıdır [bu ergenokan cumlesi nereden geldi aklina acaba].
Neyse iste bunun gibi onlarca yazi, sayilar, tablolar, arada sirada, evrim teorisi hakkinda yazilar, yani bir bilimsel gozukme havalari hakim. Tabi bu tipler sayi gorunce bir sey anlamadiklari icin herhalde, kesin dogrudur o zaman, diye kestirme gidebilirler diye dusunuyorum.




Bir de, nasil oluyorda solculuk kavrami ve milliyetcilik kavrami yanyana gelebiliyorlar? Fransiz Solu, Japon Solu, Arap Solu, olmaz ki bunlar, olayinin amacinin ozune ters gelir solculukla, milliyetciligi karsilastirmak. Solcu, halklarin kardesligi gibi sloganlarla, milliyetcilik kavramina kokten karsi gelir. Zaten sosyalist enternasyonal diye bir organizyon vardir, her sene cesitli ulkelerden gelen solcular, aah pardon, gercek solcular, bulusurlar ve konusurlar. Simdi o organizasyona kendilerine Turk Solu diyen tipler gidebilir mi? Naah gider! Yani bu adamlar solcu molcu degildirler. Peki nedir bu adamlar?


Bu adamlar dupe duz irkcidirlar (galiba bu cumle hic bir yeni bilgi icermiyor). Yarim yuzyil oncesinde, Hitler diye bir zebani de solculukla, milliyetciligi birlestirmeye calismisti. Kendilerine Nationalistsozialist diyen bu zebaniler dunyayi bir bok cukuruna benzetmislerdi. O zamanda, ayni simdi bu fasistlerin yaptiklari gibi, bir kusatilmislik, bir kurban olma politikasi uzerinden insanlarin oylarini almislardi. Mesele bakin su yandaki ki resme. Nazi amblemi uzerinde ne yaziyor? "Son care: Hitler", hemen hemen bu zevatin yaptigi sekilde ayni vurgu: kusatilmislik, kurbanlik, ve bu duygularinin somurulmesi. Aslinda bir korkudan baska birsey degil.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder